Blog'a siz de yazın - You can write in the blog

Bu bloga herkes yazı, hikaye gönderebilir, lütfen muhabir@garajistanbul.org'a e-posta gönderin.
Everybody can send their articles, stories to this blog, please send e-mail to muhabir@garajistanbul.org

10 Mayıs 2009 Pazar

Muğla'dan bizi almaya gelen organizasyon yetkilileriyle İzmir fuar kapısı önünde buluştuk. Önce eşyalarımızı almak için Konak Sahnesi'ne geçtik aracı yükledikten sonra yola, hiçbirimizin beklemediği ilginç bir deneyimi yaşamaya Muğla’ya doğru harekete geçtik.

Muğla'ya geldiğimizde otele hiç uğramadan doğruca sahneye geçtik. Muğla Gazi Mustafa Kemal Kültür Merkezi gerçekten çok büyük ve etkileyiciydi. Özenle ve çok para harcanarak yapılmış bir kültür merkezi olduğu her haliyle belliydi. Tüm bu ihtişama karşı dik ve dar bir merdivenden inmek ve küçük bir kapıdan sahneye girilebilen dekor kapısı maalesef bu kadar kusur kadı kızında bile olur demeyi mümkün kılmıyordu.

Muğla çok şirin bir yer, göç mağduru olmayan il, kültürel yapısını hem insanlarında hem de binalarında koruyabilmiş. Şimdiye kadar tanıdığım ve gördüğüm en orijinal insanların memleketiydi Muğla. “Dondurmam Gaymak” masalının aslında gerçek olduğunu orada oturduğumuz yemek yediğimiz sohbet ettiğimiz her insanda gördük. Ekiple tanıştık. Neredeyse tüm ekip orada yaşıyor hala.

Sahnedeki hazırlıklarımız çok geç olmadan bitti. Günlerin verdiği tecrübe artık birçok işin seri halledilebilmesini sağlıyor. Sahnede kullandığımız projeksiyon makinesi bizimkinden iki kat daha güçlüydü, ilk defa o kadar net ve parlak bir görüntü almıştık gerçi biraz büyüktü ama olsun farklı bir deneyim olacaktı bizim için.

Oyun saati yavaş yavaş gelirken dışarıdaki kalabalık da git gide artıyordu. Nasıl bir şeyle karşılaşacağımızı az buçuk kestiriyorduk çünkü Memet Ali Muğlalıların çocuğu gibiydi Dondurmam Gaymak sürecinde yaşadıklarıyla paylaştıklarıyla gelen insanlar sanki lisede oğulları müsamereye çıkacak da onun heyecanını yaşıyor gibiydiler. Kapılar açılıp da insanlar içeri girmeye başladığında birden büyük bir kalabalık oluştu sahnenin önünde. Belediye başkanından Deli Özcan’ına bir sevgi yumağı oluştu birden Memet Ali'nin etrafında.

Oyun öncesi bu ortam oyun başlangıcından itibaren ilginç bir süreci başlattı. Nasıl tepki vermesi gerektiğine karar veremeyen seyirci, oyun başında yaşanan o karşılaşmanın etkisiyle sahneye çıkan oyuncu kan sahnesine gelene kadar kimi zaman kopuk kimi zaman havada bir süreç yaşattı kanımca. Kan sahnesi gerçekten bir arınma süreci oldu, ilk adımla birlikte salonda ki ve oyunda ki hava değişti ve sonrası da geldi güzel bir final oldu. Bekli de ilk defa Memet Ali bisikletle sahne arkasında kaybolur kaybolmaz müthiş bir alkış başladı. Selamda duygusal bir yoğunluk vardı, sahneye atılan karanfiller ve kendini tutamayıp sahneye çıkan ve Memet Ali'ye sarılan bir seyirci(dondurmam kaymak oyuncusu) Memet Ali'nin gözlerini yaşarttı. Fuayede çok uzun süre vakit geçirdik eski dostların vedalaşması uzun sürdü. Hepimiz için ilginç bir deneyim oldu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder